Blog

Mazaret Yok - Dr. Şaban KIZILDAĞ

Mazereti Olan Gelsin!

Şimdiye kadar 2 milyonu aşkın insana konferans ve seminer vermiş olan, uluslararası danışman, eğitimci, koç ve yazar Dr. Şaban Kızıldağ’ın MAZERET YOK gösterilerinde, iş hayatında ve özel yaşamda karşılaşılan engellerin nasıl fırsata dönüştürüleceği konusu eğlenceli bir şekilde işleniyor.

Mazeret Üretmeyin!
Üretkenliğinizi Sorunlarınızı Çözmek İçin Kullanın!

Mazeret üretme alışkanlıklarından kurtulmak, başarılı bir geleceğe doğru adım atmak, kariyerine şekil vermek ve hayata karşı yeni bakış açıları kazanmak isteyenlere yönelik düzenlenen söyleşide farklı meslek ve yaşamlardan ilginç örnekler sunuluyor. Dr. Şaban Kızıldağ, esprili anlatım üslubu ile gerçek hayattan alınmış, birbirinden değerli çok sayıda öyküyü sahneye taşıyor.

Mazeretiniz Varsa Bize Katılın,
Mazeretsiz Bir Hayatla Tanışın!

Dr. Şaban Kızıldağ, MAZERET YOK adını taşıyan ‘gösteri’ tadındaki eğlenceli eğitim çalışmalarında, hayata karşı farkında olmadan ürettiğimiz mazeretlerden söz ediyor. Hitap ettiği insanlar arasında ortak bir dil oluşturarak sosyo-ekonomik farklılıkları ustaca ortadan kaldıran Dr. Şaban Kızıldağ, kıssadan hisseler sunuyor ve güldürürken düşündürüyor.

Bilgilerini ve tecrübelerini birçok özel şirket ve kamu kurumuyla paylaşan Dr. Şaban Kızıldağ MAZERET YOK adını taşıyan bu söyleşisiyle, hem iş hem de özel hayatlardaki olumsuz ezberleri bozuyor ve katılımcılara mazeretsiz bir dünyanın kapılarını aralıyor.

Her Şeye Rağmen
Mazeret Yok!

İnsanların günlük yaşamda sık sık başvurduğu ve toplumsal bir alışkanlık halini alan MAZERET, iş hayatımızı ve özel hayatlarımızı olumsuz etkiliyor. Çünkü mazeret bizim en önemli toplumsal yaralarımızdan biri. Bireysel meselelerde de toplumsal konularda da mazeret üretme konusunda son derece başarılıyız. Bu eğitimle birlikte hayatımızda durmadan tekrarlanan ASLINDA adlı filme yeni bir isim veriyoruz: Hep başrolde olan bu filmin adı; HER ŞEYE RAĞMEN . Bununla da kalmıyor ve her zaman başrol de olan MAZERETLERİ oyunun dışına çıkarıyoruz.

Çözüm: Ögrenmeyi Öğrenmek!

Cahillik, öğrenme eyleminin bittiği yerdir. Eğitim, okulda başlayan ve mezun olunca biten bir olgu olarak algılandığı sürece, cahillik hepimizin kaçınılmaz tuzağı oluyor. Bireysel ve toplumsal gelişim için öğrenmeyi sürekli kılmak zorundayız. Bunun yolu da ‘Öğrenmeyi öğrenmek’.
Süreklilik olmadıkça, yenilenme yaşanmadıkça, her şeyin gerisinde kalırız. Bu bir 21. yüzyıl realitesi. Günümüzde yenilik bir seçim değil, gereklilik. Özellikle de iş hayatından, ticaretten, bilimden, toplumdan ve insandan bahsediyorsak.

Kariyerimizin neresinde olursak olalım, eğitimimiz ne olursa olsun, ‘yeni olanın’ peşinden gitmek zorundayız. Öğrenmek ve yenilik zaten hep iç içe. Hedeflerimize ulaşmak için beklemek yerine harekete geçmeli, öğrenmeyi sürekli kılmayı başarmalıyız. Peki, öğrenmek öğrenilen bir şey midir? Kesinlikle evet. Yöntemini bilin yeter!

Yol: Kendini Bilmek!

Hayatımızla ilgili bir şeyleri değiştirmek istiyorsak, öncelikle kendimizi iyi tanımalıyız. Sonra da öğrendiğimiz tüm yanlış bilgileri bir bir düzeltip yerine yenilerini koymalıyız. Hayatımız boyunca yanlış öğrenilmiş her şeyi ortaya çıkarıp onlarla yüzyüze gelmeyi başarmak, atılacak ilk ve en önemli adım olacak.
Bunun tek yolu da kendimize karşı ‘samimi’ olmak.
Kendini tanımak, kendini bilmek, kendini yeniden inşa etmek demektir. İşte o zaman engel sandığımız pek çok şeyin kendi kurgumuz olduğunu anlayacak, kendimiz olamadığımız sürece, ne istediğimizi bilmediğimiz sürece hiçbir şeyi hakkıyla yaşayamayacağımızın farkına varacağız.

Doğru Zaman: Şimdi!

Ünlü yazar Tolstoy, 'Hayat sonsuz bir şimdidir' , diyor. O halde, daha fazla zaman kaybetmemeli; eğitim için, gelişim için, değişim için MAZERET YOK , demeliyiz.

Öğrenme eylemini sürekli kılmalı, eğlenerek öğrenmeyi, çözümleyerek öğrenmeyi, kendimizi geliştirerek öğrenmeyi mutlaka öğrenmeliyiz.

MAZERET YOK adlı eğitim programı, bunu gerçekleştirmenin mümkün olabileceğini anlatıyor!